BASINDA TDVS

HAC GÖREVLİLERİNE BİLE MÜLAKAT!

Hac görevlendirilmesinde yapılan mülakata tepki gösteren Nuri Ünal, "Neye göre eliyorsunuz? 25 yıllık bir din görevlisini 'Siz 40 gün din hizmeti sunamazsınız' diye eleyeceksiniz" dedi. 

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Hac görevlendirmelerinde uyguladığı yazılı sınav ve mülakat sistemine itiraz eden Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, mülakat sisteminin insanların kafasında "Torpil mi yapıldı?" sorusuna neden olduğunu söyleyerek, "Yapılması gereken mülakatı kaldırmak. Siz dört dörtlük mülakat da yapsanız, insanların kafasındaki 'Acaba?' sorusunu kaldıramazsınız" dedi.

Mülakatta neye göre eleme yapıldığının belirsiz olduğunu ifade eden Ünal, "25 yıllık bir din görevlisini 'Siz 40 gün din hizmeti sunamazsınız' diye eleyeceksiniz" diye vurguladı. Ünal yazılı sınavda ise görevlilerin mezuniyet derecesine bakılmadığını belirterek, "Bu sınava İmam Hatip lisesi, üniversite, yüksekokul mezunu giriyor. Okul ayrımı yapılmadan aynı sınava tabi tutuluyorlar. Bu adaletsiz bir durum ve iptali için Danıştay'a dava açtık, sonucunu bekliyoruz" diye konuştu.

Hacda bile mülakat!

 Türkiye KamuSen'e bağlı Türk Diyanet Vakıf- Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, Hac görevlendirmesinde mülakat yapıldığını belirterek, "Neye göre eliyorsunuz? 25 yıllık bir din görevlisini 'Siz 40 gün din hizmeti sunamazsınız' diye eleyeceksiniz" dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı, Hac'da her yıl 4 bin 500'e yakın personel görevlendiriyor. Bunların 4 bine yakını din görevlisi. Din görevlileri ise ilk olarak yazılı sınava tabi tutuluyor ve sonra mülakata tabi tutuluyor. Görevlendirilen isimler ise dolar üzerinden harcırah alıyor. Türk Diyanet Vakıf- Sen, Genel Başkanı Nuri Ünal, yazılı sınavın ve mülakat sisteminin adaletsiz olduğunu söyleyerek, "Mesleki Bilgiler Seviye Tespit Smavı'nda başarılı olan arkadaşlar mülakata tabi tutuluyor. Yazılı sınavda mesleki sorular soruluyor. Bu sınava İmam Hatip Lisesi, üniversite, yüksekokul mezunu giriyor. Okul ayrımı yapılmadan aynı sınava tabi tutuluyorlar. Bu adaletsiz bir durum ve iptali için Danıştay'a dava açtık, sonucunu bekliyoruz. Bir de bu sınavın ardından bir din görevlisini 40- 45 günlük görev için mülakata tabi tutuyorlar. Diyelim ki A ilinden 100 kişi mülakata giriyor, buradan 10 kişi alacaklar. Neye göre eliyorsunuz? 25 yıllık bir din görevlisini 'Siz 40 gün din hizmeti sunamazsınız' diye eleyeceksiniz" diye konuştu.

'HOCALARIN KAFASINDA TORPİL ŞÜPHESİ OLUR'

"Bu teşkilatta 30-25 sene görev yapmış bir görevlinin hiç Hac'a gitmeden emekli olması kurumumuza kırgınlık yaratıyor" diyen Ünal, mülakatla ilgili de personelin aklında soru işaretleri kaldığını ifade ederek, "Sınava katılan hocalarımızın 'torpil yapıldı' şüphesi vardır. Bize söylenen hadiseler geçmiş uygulamalarda oldu. Kazanmayacak insanlar kazandı. Ancak biz mülakatta direk mülakatta torpil var diyemeyiz" ifadelerini kullandı. İnsanların güven duygusunu kaybettiği zaman her şeyin olabileceğini belirten Ünal, "Arkadaşlarımızın serzenişleri oluyor. A ilinde 4 kişi mülakata girdi ve bu kişi birbirini tanıyor. Bu 4 kişi diyor ki 'A şahsı kazanır'. Ama sonuca bakılıyor C şahsı kazanıyor. İster istemez 'Burada bir yanlışlık mı var?' anlayışı ortaya çıkıyor. Yapılması gereken mülakatı kaldırmak. Siz dört dörtlük mülakat da yapsanız, insanların kafasındaki 'Acaba?' sorusunu kafasından kaldıramazsınız" diye ekledi.

'KIDEMİNE GÖRE SIRALANDIRMA OLSUN'

Hac görevlendirmesinde herkesin gidebileceği bir sistem uygulanması gerektiğini vurgulayan Ünal, "Kıdem esasına göre bir sıralama olsun. Mesela bu yıl Hac görevlendirmesi yapılanların yüzde 20-25'i daha önce giden tecrübeli arkadaşlar olsun, geri kalanı mesleki kıdemine göre gönderilsin" sözleriyle önerilerini sundu.

ANAYURT GAZETESİ - 25.01.2020


Ekleyen: HAC GÖREVLİLERİNE BİLE MÜLAKAT!