BU TOPRAÐIN ÝNSANI DÝNE, DÝYANETE VE DÝN GÖREVLÝSÝNE SAYGILIDIR

Türk Diyanet Vakýf-Sen Genel baþkaný Nuri ÜNAL;

“Diyanet ve Din görevlilerimiz toplumun özüdür. Diyanet, milletimizin en güvenilir kurumlarýnýn baþýnda gelir. Din görevlilerimiz, vatandaþlarýmýzýn gece gündüz her anýnda yanýndadýr.”

Yüce Allah, insanoðluna þan, þeref ve nimetler vermiþ, yarattýðý varlýklar içerisinde insaný üstün kýlmýþ.  

Canlý, cansýz, hayvan ve bitki vs. ne kadar yaratýlmýþ varlýk varsa, hepsinden daha üstün olan insanýn, bu özelliðe uygun davranmasý gerektiði de kaçýnýlmazdýr.

Kovid-19 virüs salgýný, sel, heyelan ve deprem gibi afetler karþýsýnda, insanlar olarak ne kadar aciz olduðumuz ortadadýr.

Bu ve buna benzer felaketlerin, insanýn tek baþýna, tek bir milletin veya tek bir devletin yalnýz baþýna çözmesi mümkün deðildir. Bunlarýn üstesinden ancak, bütün insanlýk olarak yardýmlaþarak, birlikte ve beraberlikle gelinebilir.

Özellikle insanlýktan nasibini almamýþ, en þerefli varlýk olmaktan uzaklaþmýþ bazý kiþilerin böyle zamanlarý, kargaþa ve karmaþa ortamýna çevirmeye, içerisindeki þeytani duygularý açýða vurma yarýþýna girdiklerine þahit oluyoruz.

Böyle kötü örnekleri yurt dýþýnda ve yurt içinde görebiliyoruz. Sosyal medyadan baþkasýna hakaret etmeyi, küçüksemeyi, bir olacaðýmýz yerde insanlarý birbirine düþürmeyi marifet sayanlar ortaya çýkýyor.

Salgýn döneminde gördüðümüz gibi, depremde de din görevlileri üzerinden, kendince algý oluþturmak isteyenler ortaya çýkmýþtýr.

Fransýz’ý sevgili Peygamberimiz’e (sas) hakaret içerikli yayýn yapar, Alman’ý camilerimize baskýn düzenler, Hollandalýsý Kur’an’ý yasaklayacaðým diyerek Müslüman ve Türk düþmanlýðý yapar, belli ki hepsinin ortak amacý haçlý zihniyetini yeniden hortlatmak. Ýnsanlarý birbirine düþürmek, kaos çýkarmak, kýsaca þeytani planlarýný uygulayabilmek.

Diyelim ki, ortaçaðdan kalma haçlý zihniyet düþünceliler, kendi görevlerini böyle yerine getiriyorlar.

Bu ülkenin vatandaþý olan, Anadolu’muzun engin hoþgörüsüyle yetiþen, cennet vatanýmýz Türkiye’mizin havasýný soluyan, topraðýndan beslenen, suyundan can bulan insanlarýmýza ne oluyor.

Hak etmediði halde, Din görevlisini kötülemeniz size, insanýmýza ve ülkemize ne kazandýracak. Din görevlisine kendinizce hakaret etmeniz size ne gibi bir fayda saðlayacak. Bu yapýlanlarýn eleþtiriyle hiçbir ilgisi yoktur. Bunlarýn tamamý, milletimizi birbirine düþürmek, ülkemizi kargaþa ortamýna sürüklemek için yapýlmaktadýr.

Türk Diyanet Vakýf-Sen olarak bir kez daha hatýrlatmak istiyoruz;

Diyanet ve Din görevlilerimiz toplumun özüdür. Diyanet, milletimizin en güvenilir kurumlarýnýn baþýnda gelir. Din görevlilerimiz, vatandaþlarýmýzýn gece gündüz her anýnda yanýndadýr.  Acýsýnda da mutluluðunda da birdir. Kimse insanýmýzla Din görevlilerimizin arasýný açamayacaktýr.

Hakaret ettiðini zanneden zavallýlar, ancak kendi habis düþüncelerini ortaya koymaktadýrlar. Bunlarla ilgili gerekli hukuki ve diðer iþlemler yapýlacaktýr. Bu kiþiler, Din görevlilerine hakaret ederek, son din Ýslam’a saldýranlarla ayný kareye girmektedirler. Bu topraðýn insanlarýnýn, böyle bir vebale ortak olmalarý bizleri de derinden üzmektedir.

Bu itibarla, bütün vatandaþlarýmýzý özellikle tabii afetlerde, salgýn hastalýklarda, milletimizi ilgilendiren tasada ve kývançta birlik ve beraberliðe, saðduyuya ve aramýza nifak sokmak isteyenlere karþý daha dikkatli olmaya çaðýrýyoruz.

Yüce Allah (cc) Milletimizi ve Devletimizi bütün kötülük, musibet ve afetlerden korusun.